Kayyum Atanıyor

CHP’de Fırtına Öncesi Sessizlik: Kurultay Davası Geri Dönüşün Yolunu mu Açıyor? Cumhuriyet Halk Partisi’nde (CHP) sular durulmuyor.Cumhuriyet Halk Partisi’nde (CHP) sular durulmuyor. 38. Olağan Kurultay’ın iptaline ilişkin açılan davanın ikinci duruşması Dışkapı Adliyesi 42. Asliye Hukuk Mahkemesi’nde görüldü ve karar 30 Haziran 2025 tarihine ertelendi. Ancak dava dosyasına yansıyan detaylar, siyaset kulislerinde büyük yankı uyandırdı. Özellikle eski Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu’nun yeniden sahneye çıkabileceği yönündeki iddialar, partide gerilimli bir sürecin habercisi olarak yorumlanıyor. Kurultay Krizinde Hukuki Süreç Nereye Gidiyor? Davada, Özgür Özel’in genel başkan seçildiği 4-5 Kasım 2023 tarihli kurultayın "hukuki geçerliliği bulunmadığı" öne sürülüyor. Dava dilekçelerinde, söz konusu kurultayın "irade fesadı" ve "mutlak butlan" gerekçeleriyle sakatlandığı, alınan kararların geçersiz olduğu iddia ediliyor. Bu bağlamda, Özgür Özel yönetiminin görevden alınması ve Kılıçdaroğlu ile eski parti yöneticilerinin göreve iadesi talep ediliyor. Davanın özünü oluşturan bu talep, yalnızca bir yönetim değişikliği çağrısı değil; aynı zamanda CHP’deki güç dengelerinin kökten yeniden şekillenmesi anlamına geliyor. Kulislerde Dolaşan 'Savcı Mesajı' İddiası Gazeteci Nevşin Mengü’nün YouTube kanalında ortaya attığı iddia ise davayı daha da ilginç bir hale getirdi. Mengü’ye göre, Cumhuriyet Savcısı, tanık olarak ifadeye çağrılan ancak katılmayan Kemal Kılıçdaroğlu'na dolaylı bir mesaj iletti. Mesajda, Kılıçdaroğlu'nun çıkıp “Kurultayda usulsüzlük yoktu” demesi durumunda davanın kapatılabileceği öne sürülüyor. Kılıçdaroğlu ise bu çağrıya kayıtsız kalmış durumda. Ne savcılığa ifade verdi ne de kamuoyuna bu yönde bir açıklama yaptı. Bu tavır, eski liderin ilerleyen süreçte daha etkili bir şekilde geri dönme planı yaptığı yönünde yorumlara yol açtı. “Zaten Genel Sekreter Olacağım” Krizi Mengü’nün bir diğer çarpıcı iddiası ise CHP içindeki koltuk savaşlarını gözler önüne serdi. Partide, Kemal Kılıçdaroğlu’na yakın bir ismin, genel başkan yardımcılığı istediği, bu talebin reddedilmesi durumunda “Zaten biz geri geleceğiz, ben de Genel Sekreter olarak atanacağım” dediği iddia edildi. Bu söylemler, Kılıçdaroğlu cephesinin geri dönme hazırlığında olduğunu açıkça ortaya koyuyor. Mahkeme Tutanaklarında ‘Geri Dönüş’ Vurgusu Dava tutanaklarında geçen “Özgür Özel yönetimi yok hükmündedir” ifadesi, yalnızca teknik bir hukuk argümanı değil, aynı zamanda CHP'de yönetim değişikliğinin kapısını aralayabilecek bir sürecin habercisi. Dava, 4-5 Kasım kurultayını geçersiz sayma amacı taşıyor ve bunun devamında, Kemal Kılıçdaroğlu liderliğindeki ekibin tekrar göreve iadesi talep ediliyor. Bu gelişme, mahkeme sürecinin sadece geçmişi değil, partinin geleceğini de şekillendirebilecek kadar kritik bir önem taşıdığını gösteriyor. Kılıçdaroğlu Cephesinden Sert Tepki: “İftira, Hukuk Önünde Cevabını Bulacak” Nevşin Mengü’nün iddiaları üzerine Kemal Kılıçdaroğlu’nun avukatı Celal Çelik, sosyal medya üzerinden sert bir açıklama yaptı. Çelik, gazeteciyi "tetikçilik"le suçlayarak, bu iddiaların iftira niteliği taşıdığını ve hukuki süreç başlatılacağını duyurdu. Açıklamasında şu ifadelere yer verildi: “Kaynağı açıklayamazsan güdülenmenin etkisiyle yalan konuştuğunu, bile bile iftira attığını kabul etmiş olacaksın. Bu iftiranın bedelini hukuk önünde vermeni sağlayacağıma emin ol.” Tanal: “Dava Süreci Usule Aykırı” CHP Milletvekili Mahmut Tanal ise duruşmanın ardından yaptığı açıklamada, davanın hukuki bir dayanağının olmadığını ve sürecin uzatılmasının bile usule aykırı olduğunu ifade etti. Tanal, "Davayı açanların aktif husumeti yok. Tedbir taleplerinin reddedilmesi dahi bu davanın reddedileceğinin açık karinesidir" dedi. CHP'de Fırtınalı Günler Kapıda mı? Tüm bu gelişmeler, CHP’de yeni bir liderlik mücadelesinin ayak sesleri olarak yorumlanıyor. Kılıçdaroğlu ve ekibinin geri dönme ihtimali, yalnızca bir lider değişimini değil, aynı zamanda partinin ideolojik ve yapısal yöneliminde de köklü bir dönüşüm ihtimalini beraberinde getiriyor. 30 Haziran’da görülecek duruşma, bu süreçte bir dönüm noktası olabilir. Gözler şimdi hem yargının vereceği kararda hem de partinin iç dinamiklerinde yaşanacak olası kırılmalarda.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir