Hüseyin Kocabıyık’tan Çarpıcı İddia Hüseyin Kocabıyık’tan Çarpıcı İddia: İmamoğlu’na Siyasi Kumpas!AKP’nin eski milletvekili Hüseyin Kocabıyık, son açıklamalarıyla gündemi sarstı. 19 Mart’ta İstanbul Belediye Başkanı ve CHP’nin Cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu’nun tutuklanmasının ardından, Kocabıyık, İmamoğlu’na yönelik bir “siyasi kumpas” kurulduğunu öne sürdü. Eski milletvekili, bu kumpası organize etmek için yargının aktif bir şekilde devreye sokulduğunu ifade etti. Kocabıyık’ın açıklamaları, parti içindeki eleştirileri ve ardından yaşanan ihraç süreciyle de dikkatleri üzerine çekmişti. Kocabıyık, "Recep Tayyip Erdoğan, sen aslında kendine darbe yaptın, haberin yok!" diyerek, Cumhurbaşkanı Erdoğan’a sert bir mesaj da gönderdi. İmamoğlu’nun Tutuklanması ve Kocabıyık’ın Tepkisi İstanbul Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, 19 Mart tarihinde yolsuzluk iddiaları kapsamında tutuklanmıştı ve Silivri Cezaevi’ne gönderilmişti. İmamoğlu’nun tutuklanmasından sonra Hüseyin Kocabıyık, bu hamlenin AKP iktidarına zarar vereceğini savundu. Kocabıyık, 2023 Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde İmamoğlu'nun en güçlü adaylardan biri olduğunu belirterek, bu gelişmenin Türkiye’nin demokrasiye verdiği zararın bir parçası olduğunu ifade etti. Kocabıyık, AKP’nin eski milletvekili olarak, partisinin içindeki değişimlere de tepki gösterdi. "Demokrasi mücadelesi verirken kaç dava açıldığını sayamıyorum. O gün ne için itiraz ettiysem, bugün de aynı gerekçeyle itiraz ediyorum," diyerek, siyasi görüşlerinin zamanla değişmediğini vurguladı. Kocabıyık, aynı zamanda kendisini ne Erdoğan’ın, ne de AKP’nin muhalifi olarak tanımladığını belirtti. “Ben sadece doğruları savunuyorum,” diyerek, hareketlerinin arkasındaki motivasyonu açıkladı. Siyasi Kumpas İddiası ve Yargının Rolü Hüseyin Kocabıyık’ın "siyasi kumpas" açıklamaları, özellikle İmamoğlu’nun tutuklanmasındaki yargı sürecinin şeffaf olup olmadığı konusunda büyük bir tartışma başlattı. Kocabıyık, yargı mekanizmasının, iktidarın çıkarları doğrultusunda kullanıldığına dair ciddi endişeler taşıyor ve bu durumun Türkiye’deki adalet sistemine olan güveni sarsacağını düşünüyor. Ayrıca, bu tür bir durumun, demokrasinin temellerini tehdit edebileceğine dikkat çekti. Kocabıyık’ın, "yargı aktif şekilde devreye sokuldu" şeklindeki ifadeleri, yalnızca İmamoğlu’nun tutuklanmasıyla sınırlı kalmadı; aynı zamanda Türkiye’deki genel yargı bağımsızlığını sorgulayan bir uyarı olarak da algılandı. Kocabıyık, hukukun üstünlüğü ilkesinin zarar görmesinin, Türkiye’deki toplumsal yapıyı ve seçim güvenliğini tehdit edebileceğine işaret etti. Partisinden İhraç Edildi, Ama Mücadeleyi Bırakmadı Hüseyin Kocabıyık, AKP içindeki eleştirileri nedeniyle partisinden ihraç edilmesine rağmen, siyasi mücadeleden vazgeçmedi. O gün söylediklerinin bugün de geçerli olduğunu ifade eden Kocabıyık, yalnızca partisinin değil, tüm Türkiye’nin geleceğini düşünerek hareket ettiğini belirtti. Bu noktada Kocabıyık, herhangi bir ideolojik ya da parti bağlılığı gözetmeden, ülkenin demokrasi ve adaletle yönetilmesi gerektiğini savundu. İmamoğlu’nun tutuklanmasının, sadece bir siyasi figürün hapsedilmesi değil, aynı zamanda Türkiye’deki özgürlüklerin ve demokratik hakların çiğnenmesi anlamına geldiğini belirten Kocabıyık, bu durumu “devletin kendi kendine darbe yapması” olarak nitelendirdi. "Ben AKP’nin Muhalifi Değilim, Doğruları Savunuyorum" Kocabıyık, açıklamalarında AKP'nin ya da Erdoğan’ın karşısında olmanın kendisinin amacı olmadığını, yalnızca adalet ve doğruyu savunmaya çalıştığını belirtti. “Erdoğan’a veya AKP’ye karşı değilim, ama demokrasiye karşı yapılan her türlü yanlışlığa karşıyım,” diyerek, partisinden ihraç edilmesine ve zaman zaman partili arkadaşlarının eleştirilerine rağmen kendi doğrularından vazgeçmeyeceğini yineledi. Kocabıyık, Türkiye’deki siyasi yapının daha sağlıklı bir hale gelmesi için herkesin adaletin ve demokratik değerlerin korunması için sorumluluk taşıması gerektiğini vurguladı. Halk TV’de Canlı Yayında Gündem Yaratacak Açıklamalar Kocabıyık, Halk TV’de katıldığı bir canlı yayında da açıklamalarını sürdürerek, 19 Mart’ta yaşananları ve İmamoğlu’nun tutuklanmasını "siyasi oyun" olarak nitelendirdi. Yargının bu tür süreçlere müdahil olmasının, yalnızca siyasi iktidarın değil, tüm Türkiye’nin zararına olacağına dikkat çekti. Kocabıyık, “Yargı, özgür ve bağımsız olmalı. Aksi takdirde, adaletin kendisi yok olur” ifadelerini kullandı. Kocabıyık’ın açıklamaları, sadece Ekrem İmamoğlu’nun tutuklanmasıyla sınırlı kalmayıp, Türkiye’nin siyasi ortamında önemli bir dönüm noktası yaratmaya aday görünüyor. Özellikle yargının bağımsızlığı, halkın özgür iradesi ve seçim güvenliği konularındaki kaygılar, önümüzdeki dönemde Türkiye'nin en önemli tartışma başlıklarından biri olacağa benziyor. Sonuç: Adalet ve Demokrasi Arayışı Hüseyin Kocabıyık’ın açıklamaları, Türkiye’deki adalet ve demokrasi mücadelesi için önemli bir uyarı niteliği taşıyor. Özellikle yargı sistemine dair şüphelerin arttığı bir dönemde, her siyasi figürün, her partiye yakın olan ya da olmayan herkesin adalet ve eşitlik adına sesini duyurması gerektiğini belirtiyor. Hem AKP içindeki eski bir milletvekili olarak, hem de bağımsız bir ses olarak, Kocabıyık, Türkiye’deki hukuki ve siyasi sistemin yeniden yapılandırılmasının önemine vurgu yapıyor.