7:32 pm - Fena Sallandık
6:01 pm - Bir Günde 3 Değerimiz
4:09 pm - Uçak Havalanırken
1:25 pm - İstanbul Şirinevler’de Meydana Geldi
1:01 pm - Kuzunun Çıkardığı Ses
7:36 pm - Memlekete Çok Hizmeti Oldu
7:24 pm - Böyle Bir Şeye Nasıl İzin Verilir
6:44 pm - Çocuklar Duymasın Dizisinin Yıldız Oyuncusu
4:56 pm - Süleyman Soylu Hakkında
4:32 pm - 7 İlin İsmini Açıkladı
Beni sürekli aş-ağılar, hakaret ederdi.Ben de her derse giriş zili çaldığında, nedense ayaklarım geri geri giderdi. Ve sınıfa en geç giren öğrenci olma başarısını elimde tutarken; Öğretmenim de sözel fırçayı esirgemezdi: ” Oo, işte tembel öğrencimiz de geliyor,” diye karşılardı.Sonrası daha acıtırdı. Çöp kutusunun yanında tek ayak üzerinde teşhir edilmeden önce, elindeki uzun cetvelle parmak uçlarım acının en koyu rengini tadardı… ” Uff,” bile diyemezdim! Acının yeri takas olurdu: Arkadaşlarımın kahkahalarına, bakışlarımla kin öfke biçerdi. O yıllarımı bugün bile buruk bir hüzünle anımsarım.Öğretmenimin duygusal hırpalamaları ders aralarında da devam ederdi. Ayrıntılar İçeriğin Devamındadır..İçeriğin Devamını Okumak Ve Görmek İçin Lütfen Görsele Dokununuz..